Çeviribilim

12 Kasım 2005

Kavramlar Değiştikçe Özgürleşiyor Mu?

Evet :) 14-15 Kasım 2005 tarihlerinde Boğaziçi Üniversitesi'nde oldukça ilginç bir başlık altında bir çeviribilim konferansı gerçekleştirilecek. Türkiye'nin gitgide çeviri aracılığıyla düşünen, eğlenen, geleceği tasarlayan bir ülke haline gelmesiyle birlikte kavramların çevrilmesi ya da çevrilmemesinin büyük önem taşıdığı kuşkusuz. Gözlediğim kadarıyla, eskiden batı dillerindeki okunuşuyla çevrilen bir çok kavrama, yeni kuşak çevirmenler, eski türkçe, osmanlıca karşılık bulmaya çalışıyorlar. Bu kendine özgü yerlilik arzusunu değerlendirmeden önce, kökenlerini saptamak gerekiyor. Bu konferansın bu açıdan da önemli olacağını sanıyorum, çünkü bildiğim kadarıyla Boğaziçi Üniversitesi eski mütercim-tercümanlık yeni çeviribilim bölümü, "çeviri," "nazire" ve "tercüme" gibi kavramlar arasında özel bir gerilim olduğunu düşüncesini bir tür paradigma olarak öne sürüyor (Bunun için özellikle bkz. Translations: (re) Shaping of Literature and Culture.) Konferans uzun süre önce duyurulmuştu, fakat çok sevdiğim Zargan internet sözlüğünde tanıtımını görmek, onun da destekleyiciler arasında yer aldığını görmek beni özellikle sevindirdi. Üstelik ilginç bir şekilde, bu konferansın konusuna mükemmel bir örnek oluşturabilecek bir kitap tanıtımıyla eşzamanlı yer alıyor bu tanıtım: Peter Singer'ın Animal Liberation adlı kitabı Hayvan Özgürleşmesi adıyla çevrilmiş. Liberation'ın özgürleşme olarak çevrilmesi özel bir karar olsa gerek, yayınevi herhalde Hayvan Kurtuluşu ya da Hayvanların Kurtuluşu, hatta Hayvan Özgürlüğü ya da Hayvanların Özgürlüğü demenin doğru olmadığını, buradaki fikri yeterince aktarmadığını düşünmüş olsa gerek. Hayvanlar özgür olabilir, ama özgürleşebilirler mi? Emin değilim, ama kavramlar özgürleşiyor sanki. (Sabri Gürses)

Çeviribilim dergisi, güncel yayınını www.ceviribilim.com adresinde yapmaktadır.

Petersburg, Andrey Belıy
LJeviren: Sabri Gürses

" Öyküsü, Ekim Devrimi öncesi Rusya'nın, 1900 başlarındaki Petersburg'unda geçen roman, bir bakıma her şeyle, devrimle de karşı-devrimle de, devrimciyle de karşı-devrimciyle de, 'katil'le de 'maktul'le de dalga geçiyor.

" Fakat hepsinden önce de, resmî, kanıksanmış, alışılmış, basmakalıp olanın üstündeki örtüyü, hastalanmış bir deriyi acımasızca koparır gibi çekip çıkarıyor... Ne kadar zavallı, ne kadar cılk bir yara gibi görünürse görünsün, altta gizlenen 'insanî'liği gösteriyor.

" Dilimize başarıyla çevrildiğini düşündüğüm Petersburg'u okumaya hazırlanan edebiyatseverleri, canlı, düşündürücü, öğretici ve yoğun bir okuma sürecinin beklediğinde kuşku yok..." Ataol Behramoğlu, Radikal Kitap

<
Powered by Inttranews, specialized multilingual news service for interpreters, translators and 

linguists

peter